19 Ağustos 2015 Çarşamba

SAÇMALIK

hayat ne kadar saçmaladı bu aralar.bu kadar da olmaz .hani her yaşı ayrı bir hüzelliği vardı peki ben neden her yeni yaşımda ısrarla bir öncekine hasret kalıyorum.sadece ben böyle hissdiyor olamam.deliliğe meyilli bir ruh hali ile insan içinde yaşıyor olamam değil mi biriniz bi şeyler söylesin evet haklısın desin bize de bazen olur böyle desin .ne olur yalvarırım. " ben bir yetişkinim " diye diye bir çocuğun bir şiiri ezberleme hevesi gibi tekrarlayıp duruyorum peki dilim,bir yetiş kin olduğumun tellallığını yaparken ,ruhum neden çimenlerde çıplak ayak koşmak istiyor neden durduk yere uçurtma uçurasım geliyor .neden annemin göğsüne yapışıp hıçkıra hıçkıra ağlama ihtiyacı hissediyorum hüzünlü bir manzaranın seyrindeyken...


              hayat ne kadar da saçmaladı bu aralar. güneşin rengi mi soldu biraz.yoksa ben,etrafımdaki o yalancı parlak ışıklardan gerçek ışığı seçemeyecek kadar körlüğe mi meyilliyim.ciğerlerim nefes darlığı çekiyor.stabil bir seyir izliyor ölüme gidişim.ne hızlı ne de yavaş yoldan geçerken kuyruğuna konserve tenekesi bağlanmış bir kedi yavrusu nun bağırışı ile sıyrılıyorum dalgınlığımdan.ne vahim bir ruh halindeyim.keyifleniyorum böyle bir manzarada.sonra "kendine gel! "diyorum heyy ! kendini kaybetmiş olan ! neyse .bu kez de sıyrıldım . devam ediyorum yola.kedicik bir arabanın altında titriyor.görmüyorum.teneke titriyor işitiyorum.bir başka araba geçiyor yanımdan son sürhat .yoldaki çamur dizlerimde.+durup özür dileme ihti yacı bile hissetmiyor içindeki her kimse her neyse .

            hayat ne kadar da saçmaladı bu aralar her yerde simit dükkanları var çeşit çeşit simit ile bezeli.ama olmuyor hiçbir simit deniz kenarındaki o seyyar simitin yerini tutmuyor.illede bir deniz sesi istiyor insan .bir vapur sesi . martının birine bir parça simit atası geliyor ama nafile. dört tarafı duvar adamın. canım heves kursakta kalıyor.neyse... böyle işte...

            hayat ne kadar da saçmaladı bu aralar.bülbül ve serçenin sesi yerine her yerde karga sesi .itici ve ürkütücü. aşık veysel in sesini duyuyorum kulaklarımda ali ekber çiçek saz çalıyor uzun ince bir yolun tarifini yapıyorlar beraber.ep dümdüz gideceksin.biri mihribanı okuyor bir köşede kendi yazmış kadar dertli.tanımıyorum ama tanımalıyım muhakkak. ahmet kaya,yusuf hayaloğlu,naşide göktürk,onur akın, mahur besteyi okuyorlar hep bir ağızdan lezzetin alası .ama düşten ibaret hepsi onları yanlız ben duyuyorum.

            hayat ne kadar da saçmalas-dı bu aralar.ne dengesiz bir dünya olduk.bir ülkede çokluk bir diğerinde açlık var.adalete inanmak istiyorum ama nafile bu dengesizlik inançlarımı zedeliyor.haşa diyorum ama bir taraftan içimden lavlar fışkırıyor.baktım olacak gibi değil iyimserlik karaborsaya düşecek.hemen sakladım özgürce heryerde bulunur bir hal alacak nasılsa o zaman kalmalı.


               ŞEYYYY BİR ŞEY SORUCAM DA SİZCE BEN Mİ YOK SA HAYAT MI SAÇMALADI NE DERSİNİZ ????????*

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder